Ubuntu Hakkında Son Gelişmelerle İlgili Görüşlerim

Yazar: siberoloji Kategori: Haberler Yazdır: PDF 11 Nisan 2017 tarihinde yayımlandı.
Ubuntu'nun bir takım projelerini durdurma kararı üzerine ortaya çıkan yorum ve gelişmeler ile ilgili düşüncelerim.

Linux İşletim sistemleri arasında oldukça önemli bir yere sahip olan Ubuntu’nun, uzun süredir üzerinde çalıştığı Unity, Phone, Tablet ve Convergence Projelerinin artık sürdürülmeyeceği, Mark Shuttleworth tarafından bir blog yazısıyla duyuruldu. 5 nisan 2017 tarihli blog yazısının yayınlanması ve haberin Linux Toplulukları tarafından duyulmasının ardından, bu konuda bir çok düşünce yayınlandı.

Ubuntu veya diğer Linux kullanıcıları olarak bizler de bunları okuyup takip ettik. Ubuntu Türkiye forumunda da bu konuda kullanıcı görüşleri paylaşıldı. Olumlu, olumsuz veya tarafsız kalanların tüm görüşlerini, yabancı basın da dahil olmak üzere yaklaşık bir haftadır takip ediyorum. Bu konuda ortaya çıkan başlıkları ve genel düşünceleri bir yazıda toplamak istedim.

Canonical firması tarafından maddi olarak desteklenen Ubuntu Linux projesi, başladığı günlerden itibaren bir çok aşama katederek günümüze kadar ulaşmıştır. Linux kullanıcıları arasında oluşturduğu heyecan ve farklılığın yanında, yeni Linux kullanıcılarının da ortaya çıkmasına öncülük eden Ubuntu İşletim sistemini herkes eminim ki bu başarısından dolayı takdir ediyordur. Türkiye’de oldukça hatırı sayılır miktarda bilgisayar kullanıcısı, Linux kullanmaya Ubuntu ile başlamıştır. Ubuntu Türkiye topluluğunun, en başından beri yaptığı katkılar ve forum çalışmalarından da bunu görmek mümkün.

İster kabul edelim, ister etmeyelim ancak konu ne kadar özgür yazılım, açık kaynak felsefesi olsa da her proje gibi Ubuntu projesi de sonuçta maddi kaynaklar ile yürütülmekte ve ilerlemeye çalışmaktadır. Mark Shuttleworth’ün yayınladığı blog yazısı ve sonrasında Google+ hesabında yaptığı yorumlardan ortaya çıkan ana fikir şu şekilde özetlenebilir. En azından ben bu şekilde anladım.

  1. Özgür yazılım ve paylaşım kültürünün verdiği heyecan ile varlığını devam ettiren Ubuntu Projesi hakkında bir karar verme noktasında gelindiği ortadadır.
  2. Şu ana kadar başarı ve başarısızlıkla sonuçlanan projelerden bazılarını terk etmek gibi bir karar vermek zorunda kalınmıştır.
  3. Bu devam edecek veya bırakılacak projelere pazar ve piyasa koşullarının Ubuntu’ya (ve Canonical’a) dikte ettiği şartlara karşı inatlaşma ve ısrar etmenin bir manası olmadığı anlaşılmıştır.
  4. Büyük bir heyecan ve yenilik enerjisi ile başlanan projelerin bazıları, Linux Topluluğu tarafından desteklenmek yerine bölünme olarak algılanmıştır. Bunun sonucu olarak, bazı projeler piyasada bulunan firmalar ve topluluklar tarafından yeterince destek bulamamıştır.
  5. Canonical olarak Ubuntu Projesi kapsamında, bu noktadan itibaren pazar ve piyasa koşullarında ekonomik olarak sürdürülebilir olduğu değerlendirilen projelere (Desktop, Server, Cloud, IoT) ağırlık verilecektir. Bitirildiği ifade edilen projeler hakkında elde edilmiş tecrübeler, topluluk ve diğer oluşumlarla paylaşılmaya ve yaşatılmaya çalışılacaktır.

Yukarıda yazılan maddeler, tüm açıklama ve yorumlardan ortaya çıkan ve bana ait özetlerdir.

Ubuntu işletim sistemini kullanmış olun veya olmayın, bu yazıyı okuyan hemen herkes teknoloji sektörünün mutlaka bir noktasında mutlaka yer alıyor. İster tüketici olun ister üretici, konunun bir şekilde maddi kaynaklara dayandığı ortadadır. Önünde veya sonunda, bir maliyet analizi yapmak durumunda kalırsınız. En alt konfigürasyonda bir sunucu dahi kiralamak isteseniz maddi kaynak veya sponsor bulmak durumundasınız. Canonical firması da tam bu noktada maliyet ve fayda analizi yapmak durumuna gelmiş olmalı ki bu gelişmeler topluluğa duyuruldu. Ben kişisel olarak gelinen noktada, Canonical firmasına hak vermiyor değilim. Belli ki şartlar ve koşullar bu noktaya gelinmesini zorunlu kılmış. Sevindiğim taraf ise, uzun süredir Ubuntu projesine katkı sağlamış olan topluluk üyelerinin de tam bir hayal kırıklığı yaşamasını istemeden yumuşak bir geçiş sağlanmaya çalışılması. Açıklamalar dikkatle okunduğunda, bu hassasiyet gayet net olarak fark ediliyor.

Unity aslında iyiydi, Gnome şöyle veya KDE olsaydı gibi aslında kimseye bu saatten sonra pek faydası olmayacak konuları bir kenara bırakmak gerekiyor.

Ubuntu Türkiye topluluğu olarak bir araya gelmemizi sağlayan Ubuntu ortak paydasında paylaşım ve yardımlaşmaya devam etmeliyiz diye düşünüyorum.

Bu noktada RedHat örneğini vermek istiyorum. RedHat, ticari olarak Linux işletim sisteminin başarı sağlayabileceğini göstermiş bir İşletim Sistemi. Ne kadar açık kaynak ve özgür yazılım felsefesine aykırı şeklinde eleştirilse de onların da Fedora ve Açık Kaynak kodlu CentOS sürümleri mevcut. Ubuntu’nun da Canonical tarafından buna benzer bir sürece gireceğini düşünüyorum. Fena mı olur? Hayır bence çok daha iyi olur. Gönüllü olarak katkıda bulunan bir çok yazılımcı ve katkıcı belki de maddi gelir elde etme şansı bulur.

Ne kadar açık kaynak olsa da sonuçta kaynaklar sınırlı. Ne dersiniz?

Benzer Yazılar